2 buçuk yaşında bir çocuk neler yapabilir sizce?Daha doğrusu ne tür yaramazlıkları olabilir?

Ben anlatayım.. Her yere tırmanabilir mesela; radyatöre, cama,mutfak tezgahına,çekmece kulplarından destek alıp komidin üstlerine vs. Bende bu yaş grubundan 2 adet var;ikizler yani.Biri ne yaparsa diğeri de onu yapıyor. Radyatör vanalarından destek alıp cama kadar tırmanabiliyorlar ve iki kişi olduklarından camı açabiliyorlar.

Tabi ki önlem aldım: camlara kilit taktırdım.Sonra cam kenarlarından yere veya kotluklara atlıyorlar ki bunun için alabileceğim pek fazla önlem yok. En fazla minder koyabilirim yerlere. Dikkatlerini başka bir tarafa çeksem de bu işi belirli periyotlarda tekrar ediyorlar.

Mutfağın kapısı da kilitli bizim evde. Çünkü fırın kapağına basıp ocağa ,oradan da tezgahın üstüne çıkıyorlar. Yine atlamaca oyunu tabiî ki. Böyle çocukların olduğu bir evde balkon kapıları da kilitli pek tabi.
Evde sıkılmışlardır düşüncesiyle parka çıkartıyorum ama bu daha da zor oluyor benim için.Salıncakta oturmak yerine ayakta durmayı tercih ediyorlar.Kaydıraktan da yürüyerek kaymaya çalışıyorlar. Sonra parkta da sıkılıp parkın dışındaki çimenlik alana gidiyorlar ve oradan da aşağıdaki güllerin içine atlıyorlar. Kolları, gül dikenlerinden çizilse de uslanmayan iki Ninja benimkiler.
Bizimkilerde oturma eylemi yok yani. Emekledikten sonra yürümediler zaten, direkt koştular.

Her çocukta gördüğümüz ,her şeyi ağızlarına alma durumu da var.Hatta biri bir gün oyuncak arabasını öyle kuvvetli ısırmış ki öndeki dişlerinden biri yerinden oynadı ve sonunda düştü. Tek dişi yok yani. Diğer oğlum ise sürekli koştuğundan _yürümek yok bunlarda çünkü_ geçenlerde düştü ve öndeki dişlerinden biri köküne doğru geri gitti ve damak kemiğine saplandığından dişçi tarafından çekildi.Şimdi iki oğlumun da birer dişi yok.

Benim çocuklarımı gören biri , evde onlara şiddet uyguladığımızı düşünür herhalde. Çünkü her tarafları yara,çizik,morluk.

Anlattıklarım gerçek. Her türlü önlemi almama rağmen durum bu. Camlarım da , dolaplarım da, çekmecelerim de kilit var.Çünkü en alt çekmeceyi açıp,onun içini boşaltıp,içinde oyun oynuyorlar. Sürekli çekmece toplamayı kimse istemez herhalde. Daha da kötüsü mutfaktaki sebzeliğin tüm çekmecelerini çekip üstlerine devirdiler bir gün ve sebzeliğin üstündeki küçük televizyon da düştü tepelerine. Allah korudu.

Tüm bunlar olurken sen nerdesin diyenler oluyordur eminim. Ya kapı çalmıştır,ya kızımla ilgileniyorumdur,ya onlara yemek hazırlıyorumdur ama bir gözüm hep onlardadır. Her şey birkaç saniyede oluyor,çok hızlılar.
En çok korktuğum da buzdolabına girmeleri. Ama böyle bir tehlike yok artık,çünkü kilitli.
O kadar güçlüler ki sehpaları ve sandalyeleri yan yana dizebiliyorlar,sonra da üstlerinde yürüyorlar.

Oyuncak arabalarının içine ise ne bulsalar dolduruyorlar: şeker, sakız, leblebi, kraker…Zor günlerimizde aç kalmayız yani
Tüm bunları ve benzerlerini her gün yaşayan bir annenin psikolojik ve fizyolojik durumu nasıl olur,ne kadar sağlıklı olur varın siz tahmin edin. Annelerin hakkı ödenmez.